Ramazan Ayına Hazırlık

Ramazan Ayına Hazırlık

Ramazan Ayına Hazırlık

Ramazan ayı yaklaştıkça heyecanımız da artıyor. Nasıl heyecanlanmayalım ki? O ayda Kur’an-ı kerimin ifadesi ile bin aydan hayırlı ve içinde Kur’an-ı kerimin nazil olduğu kadir gecesi vardır. İnşallah 06 Mayıs’ta Ramazan’a kavuşacağız. Ama o mübarek ay gelmeden önce ruhen ve bedenen bir hazırlık içine girmek faydalı olacaktır. Ramazan ayını, bizi yılda bir ay ziyaret eden bir misafir gibi telakki etmek mümkündür. Bu yüzden, onu bir misafir gibi beklemeli ve yine bir misafir gibi ağırlamak için gayret sarf etmeliyiz. Nasıl ki evimize bir misafir geleceği zaman bir taraftan ev düzenlenirken diğer taraftan misafiri memnun etmek için alışverişler yapılmakta ve özel yemekler hazırlanmaktadır. Bir ay boyunca bize misafir olacak olan Ramazan ayını da bizden memnun bir şekilde ayrılması için o denli hazırlıklar yapılmalıdır. Bu hazırlıkları da maddi ve manevi olmak üzere ikiye ayırabiliriz. Maddi hazırlık cümlesinden cami ve mescitlerimizin yeniden temizliği yapılmalı, evlerimiz ve çevremizi temiz tutulmalıdır. Manevi temizlik cümlesinden ise ruhumuzu ve zihnimizi meşgul eden bütün olumsuz düşüncelerden arındırmalı, Ramazan’dan önce tövbe ve istiğfar edip bu mübarek aya günahsız bir şekilde girmenin yolları aranmalıdır. Özellikle sigara gibi kötü alışkanlığı olan kişilerin Ramazan ayına bu alışkanlığından sıyrılmış ve sigara kokmayan bir ağızla girmesi güzel olacaktır. O mübarek aya saf kalp ve temiz bir vücutla ile girmenin ayrı bir özelliği ve güzelliği tartışma götürmeyecek gerçekler cümlesindendir. Mübarek ayda yapılacak ibadetleri tam ve eksiksiz yerine getirmek için öncelikle Ramazan ayı ve tabi oruç ibadeti ile ilgili ayetler ve hadisler okunmalı, bu ay içinde eda edilecek teravih namazı, oruç, zekât ve fitre ile ilgili ilmihal bilgileri yeniden gözden geçirilmelidir. Ramazan’a hazırlık ev halkıyla birlikte yapılmalı ve özellikle çocuklar da bu heyecanın içine çekilmelidir. Yıllar önce Ramazan ayının ilk gününde bir dostu ziyaret etmiştim. Selam verip oturduktan sonra dost bana “çay mı, kahve mi içersiniz” diye sorduğunda, bu gün Ramazanın birinci günü olduğunu kendisine hatırlattığımda çok mahcup olmuştu. Günümüzde Ramazan’ın ne zaman başladığını bilmemek ilgisizlikten başka bir şey olmasa gerek. Yukarıda Ramazan ayı ile ilgili ayet yazmadım ama sohbetimizi Rabbimizin Ramazan ayı orucu ile ilgili sözü ile bitirelim. “Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için oruç, sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı. Oruç, sayılı günlerdedir. Sizden kim hasta, ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise bir yoksul doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa (mesela fidyeyi fazla verirse) o kendisi için daha hayırlıdır. Eğer bilirseniz oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır. (O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır. Öyle ise içinizden kim bu aya ulaşırsa onu oruçla geçirsin. Kim de hasta veya yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca başka günlerde tutsun. Allah size kolaylık diler, zorluk dilemez. Bu da sayıyı tamamlamanız ve hidayete ulaştırmasına karşılık Allah’ı yüceltmeniz ve şükretmeniz içindir” Bakara, 183-185.